Murathan Mungan, Şairin Romanı'ndan,
hayat, ölüm ve varoluş üzerine alıntılar:
"Bazen devamlılığımızı sağlayan şey kusurdur. …Tabiat, aynı topraktan, aynı ateşten, aynı anda iki ayrı renkte çömlek armağan ederken insana, bize bütün sırlarının henüz ele geçirilemediğini söyler.
(S: 116)"
"Denizde kendini yaşsız hisseder insan, zamansız. (S: 118)"
"İnsanın, zamanı telaşsız anlarda keşfettiğini çoktandır anlamıştı. Gürültülerin, kaygıların, koşturmaların olmadığı anlardı asıl hayat. (S: 121)"
"Gamenn böyle durumlarda bir kez daha tabiatı anlamaya çalışmak yerine, kabul etmek gerektiğine inanıyor. (S: 135)"
"Gamenn yol boyu düşünüyordu da kendisinin olmayan yıllarda yaşlanmış gibiydi; sanki bir başkasının zamanı kullanılmış o da kendini birdenbire şu yaşında buluvermişti. Yaşını hiç göstermeyen sağlıklı, dinç ve zinde bir görünüşü vardı oysa. S: 141)"
"Bizler hayatımızı alabildiğine zorlaştırırken, bilinmezler hayatımızı kolaylaştırırdı. Vücudumuzun yaraları olduğu gibi kaderimizin de yaraları vardı. Onlara da şifa gerekti. Kaderinin farkında olmak, kaderinin yaralarının da farkında olmayı gerektiriyordu. (S: 142)"
"Kendini o kadar saklamışsın ki, bazen hayatta olduğun bile belli olmuyor. (S: 225)"
“Ölmenin en iyi yanı ne biliyor musunuz “ diyor Sahremina. Sesine başka cins bir heves gelmiş şimdi: “Kemiklerimiz dinlenir en azından. Yaşamboyu bizi ve dertlerimizi taşımış olan kemiklerimiz.
(S: 226)"
"Anlamaya çalışmaktan vazgeçmeden yaşamı kabullenmek; belki de asıl başarılması gereken budur.
(S: 239)"
"Yaşamda istek, korku hep var olmuş, güvenceyse hiç olmamıştır. (S: 299)"
"Yüz yaşını geçmiş olması demek değildi yaşlılık. İçindeki yılların bitmediğini keşfetmişti. (S: 301)"
"Hayat boştur ! Onu dolduran anlamdır yalnızca. Bizim ona verdiğimiz çeşitli anlamlar. O kadar boştur işte hayat, sen bir an önce onu kendi anlamlarınla doldurup güzelleştirmeye bak. Ömrünü ancak böyle hayat yapabilirsin. (S: 305)"
"Yanılmıştı. Yanılmalar tükenmiyor, her yaş dönümü kendine özgü yanılgılarıyla gelerek o güne dek yaşanan deneyimlerin öğrettiklerine ilişkin kireçleşmiş ezberleri boşa çıkarabiliyordu. Yanılgıların keşfedilmiş olanları hakkında edinilen bilgilerin, henüz tanınmamış yahut tanımlanmamış olan diğer çeşitleri konusunda yardımcı olduğu pek söylenemezdi. Gerçek şu ki yaşlanmakla hayatın sonuna gelinmiyordu. Hayatın tükenmezliğiydi bu. Ne, nasıl, ne kadar yaşanırsa yaşansın, hayatın sonu yoktu. İnsanlar yalnızca yaşlanır, hayatsa hep bildiğini okurdu. (S: 351)"
"Burada yalnızca var olmanın keyfini sürüyoruz. (S: 380)"
“Varoluşa ağlıyorum” dedi Bendag. “En büyük çaresizlik varoluştur. Niye varolduğunu anlamadan var olursun çünkü. Bazı çocuklar bunu bazı büyüklerden daha iyi anlar. Onun için sana söylüyorum. Sen henüz bir çocuksun, gözyaşlarını gördüğün bir yaşlı adamı ve o gün onun niye yol kenarındaki bir ağacın altına oturarak var olduğu için ağladığını ileriki yıllarında düşünmek, bütün bunları hatırlayıp hatırlamamak sana kalmış. Ama sordun diye söylüyorum, ben varoluşa ağlıyorum sevgili çocuk. İyi ya da kötü bir şey olduğunu söylemiyorum bunun, yalnızca bazen çok ağır geldiğini söylüyorum. Çocuk hiçbir şey söylemeden diz çöküp yanına oturdu Bendag’ın. Söyleyebileceği herhangi bir sözün hiçbir anlamı olmayacağını, ama bu yaşlı adamın yanına sessizce oturmanın, elini dizine koymanın, onunla bir zamanı paylaşmanın teselli yerine geçebileceğini çocuk kalbiyle sezdi. Çocuğun apansız verdiği bu hediye Bendag’a iyi geldi. Bir süre öyle sessizce oturdular. “ (S: 388)"
"Bazı ömürler cezadır. (S: 556)"
"Hayat hiçbir zaman öğrenilmiyor. (S: 402)"
"Kendi boşluğunuzla yüzleşmeden varlığınızı dolduramazsınız. Şiir bizim kendimiz olmaya açılan kapımızdır. Ama bazen kendi kapımızı yüzümüze kapatırız. Kim olursanız, ne olursanız, nasıl olursanız olun, ama kendinize girip çıktığınız bir kapınız olsun çocuklar. Az olun, ama hakiki olun. Bir gün kendi kapınızı çalacak yüzünüz olsun. (S: 245)"
balıkım alıntı bolluğu sebebi ile bu kitaptaki alıntıları konulara bölmek nefis fikirmiş gerçekten
YanıtlaSilaltını çizdiğimiz yerlerse öyle benzer ki
halla halla
ben niye şaşırmadım dersin :)))))
hmmmmm...... enteresan..... ama ben de şaşırmadım niyeyse.....????
YanıtlaSil=)))))))))))))))))))